Dünya sadece sokaklarda gösteri ile yetiniyor. Göz yumuluyor. Böyle bir Siyasi irade mi olur?
NURCAN ERCAN BAKİ DİYOR Kİ:
Sevgili canlarım. Biliyorsunuz Siyonist İsrail bir bahane ile tam 33 gündür Gazze’ye insafsız saldırılarına devam ediyor. Ben bir anne olarak, o masum yavruların öldürülmelerine gerçekten dayanamıyorum. Ancak, bizlerin yapabilecek bir şeyi yok.
Ne yapabiliyoruz, içimizdeki duyguları kaleme dökerek, protesto yazılarımızı dile getiriyoruz. Hainlik ve insafsızlık bu kadar olur. İnsanlıktan nasibini almamış bir Siyonist rejim, katliama dönüştürüyor saldırılarını.
Dünya sadece sokaklarda gösteri ile yetiniyor. Göz yumuluyor. Böyle bir Siyasi irade mi olur?
Tam 33 gündür, kimsesizler ülkesi Gazze’ye gece gündüz havadan ve karadan yaptığı insanlık dışı, vicdansız, ahlaksız, haksız, hukuksuz, saldırılarında ölenlerin sayısı 10 bini geçti. Daha ne kadar kişi ölecek. Bu sayı 100 bin mi olacak, bir milyon mu olacak, ne bekleniyor?
İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Eliyahu, abluka altındaki Gazze Şeridi’ne nükleer bomba atılmasının olasılıklardan biri olduğunu söylemiş. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Eliyahu’yu süresiz olarak kabine toplantılarından uzaklaştırdığı ifade edilmekte.
İyi yapmış. Böyle insanlar, kanla beslenirler.
Buna ne hakları var. Bunun düşüncesi, söylenmesi bile kabul edilemez bir canavarlıktır. Zaten, basından öğrendiğimize göre yasaklı fosfor bombalarıyla tüm sivil halkın katledilmesi devam etmektedir!
Hadsiz Bakan: Filistinlilerin vatanlarından zorla “Ya İrlanda”ya ya da Mısır’daki çöle gitmelerini söylemiş!
Şu söylenen lafa bakın. Orası senin babanın tapulu yeri mi?
ABD İsrail açıklarına nükleer denizaltı gönderdi. Amerika donanmasının en büyüğü, denizaltı balistik füzeler taşıyormuş. ABD uçak gemisi de Kızıldeniz’in girişinde konuşlandırdı.
Ey Amerika, sen İsrail’i korumak amacıyla mı geldin, yoksa orta doğuyu kan gölü haline getirmek için mi? Amacın ne diye sormak gerekmez mi?
Dünyanın her yerinde hava şartlarına rağmen katil İsrail’in bu haksız zulmüne karşı insanlar kenetlenmiş halde özgür Filistin sloganlarıyla zalim İsrail’e protesto eylemleri yapıyorlar. Ancak; BM tüm dünyanın gözü önünde yaşanan bu vahşet karşısında ateşkes kararını bir türlü onaylamıyor! Neden diye sormak gerek!
Gerçi nedeni de belli. İsrail’i Ortadoğu’da daha da güçlü hale getirmek. Arabistan topraklarında çıkan petrolden daha fazla paylarını almak. Gerçeğe baktığımızda zaten bir çok Arap ülkelerinde ve emirliklerde emperyalist güçlerin petrolleri çok iyi kontrolleri altında tuttukları da bilinmekte.
Filistin Sağlık Bakanı Miya Keyle, İsrail’in Gazze Şeridi’ne İsrail’in yaptığı soykırım katliamının 30. Gününde uluslararası topluma hitaben bir mesaj yayımladı: Mesajda Keyle, İsrail güçlerinin, uluslararası tüm yasalara rağmen, medeniyeti inkâr ederek Gazze Şeridi’nde hastaneler, ibadethaneler ve okullardaki barınma merkezleri dâhil her şeyi hedef almaya devam ettiğini belirtti.
Keyle, katliamlarda, sağlık personelleri de öldürüldü, dedi.
Hastanelere yardım, ilaç ve yakıt akışının güvenli geçişini sağlamanın, hastanelerdeki yaralılar için bir ölüm kalım meselesi haline geldiğini söyledi. Keyle, İsrail’in, yaralıları taşıyan ambulans konvoylarını kasten bombalanmasının da onların Mısır’da tedavi için Refah Sınır Kapısı’na nakledilmelerini engellediğini de söyledi.
Keyle, dünyadaki tüm Sağlık Bakanlıklarını, Tıp ve Sağlık Federasyonları ile Sendikalarını “harekete geçmeye ve Gazze Şeridi’ne ve sağlık sistemine yönelik katliamları önleme” çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü Craig Mokhiber
İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarının ardından, “Gazze’de yaşananlar tam anlamıyla bir soykırımdır” diyerek istifa etti. Mokhiber, istifa mektubunda “Bir kez daha gözlerimiz önünde bir soykırım yaşanıyor, bizim BM olarak bunu durdurabilecek gücümüz yok. ABD, İngiltere ve Avrupa’nın büyük bir bölümü bu dehşet verici saldırılarda suç ortağıdır. Bu hükümetler yalnızca Cenevre Sözleşmelerindeki yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmiyor, aynı zamanda İsrail’e silah temin ediyor, istihbarat sağlıyor, siyasi ve diplomatik destek sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Diğer taraftan diplomat, istifa mektubunda Tutsi’ler, Bosnalı Müslümanlar, Yezidi’ler ve Rohingyalı’lara yönelik soykırımları hatırlatarak, “korunmaya muhtaç olan masum sivilleri koruyamadık.”diye yazdı
Mokhiber ayrıca dört sayfalık istifa mektubunun sonunda İsrail-Filistin arasındaki sorunun çözümü için 10 maddelik bir plan sunarak, bu planı uygulamanın uzun yıllar süreceğini bildiğini yazdı bu yüzden bir an önce bu konu da harekete geçilmesi gerekiyor çağrısı yaptı!!
Gerçekler ortada iken, Siyonist İsrail Rejimi, Filistin halkına soykırım uygularken, Dünya’nın halen buna göz yumması, sadece sokak gösterileri ile olayı son buldurmaya çalışmasına insan inanamıyor.
Gene de en iyi mücadeleyi Türkiye yapıyor. Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunca işlerinin arasında bütün gücü ile Filistin’lilere destek vermeye ve ABD dahil, emperyalist ülkelerin ve başka ülkelerin liderleri ile de görüşmeler yaparak, bu işe dur demek için çabasını göstermektedir.
Elbette bunlar da yeterli oluyor mu, olmuyor? Demek ki o zaman daha başka zecri tedbirler almak gerek ve bu soykırım katliamını durdurmak gerek!