Dünya Gıda Programı: Sudan’da insanlar açlıktan ölmeye başladı

Sudanda açlıktan ölüyorlar

Sektörmedya;

Dünya’nın belli kesimlerinde insanlar yemedikleri yemekleri çöplere atarken, bazı bölgelerinde ise insanlar açlıktan ölüyorlar.

Yeri geldiğinde insanlar için mücadele eden zengin devletler, fakir olan devletlere gıda yardımı yapmaktan yana, oralara yatırımlar yaparak, iş olanakları sağlasalar ve halkın çalışarak para kazanmalarını,ülkenin kalkınmasına yardımcı olmalarını yapsalar herhalde gıda yardımı yapmaktan çok daha iyi olur. Gerçi gıda yardımları da yapılmıyor, yapılsa da yeterli değil.

Bu ülkelerden bir tanesi de Sudan. % 90 ı Müslüman olan Sudan’a zengin Müslüman olan Arap ülkelerinden neden gerekli yardım gitmez?

Sudan ya da resmî adıyla Sudan Cumhuriyeti, Kuzey Doğu Afrika’da bir ülkedir. Başkenti Hartum, en yüksek nüfuslu şehri Omdurman’dır. Sudan kuzeyden Mısır, kuzey doğudan Kızıldeniz, doğudan Etiyopya ve Eritre, güneyden Güney Sudan, batıdan Orta Afrika Cumhuriyeti ve Çad, kuzey batıdan da Libya’yla çevrilidir

Sudan 2020 yılında seküler bir devlet olmuştur. Halkın %90’ı Müslüman, geriye kalan kısım ise animizm ve Kıpti ve Ortodoks Hristiyan mezhebine mensuptur. Müslümanların çoğunluğu Sünni ve Sünnilerin bir kısmı Şafii ve öbür kısmı da Maliki’dir.

Dünya Gıda Programı (WFP), Sudan’ın bazı bölgelerinde açlıktan ölümlerin yaşandığını açıkladı.

WFP’den yapılan açıklamada, ülkede gıda yardımına ihtiyaç duyanların sayısının geçen yıl 2 kat arttığı belirtilerek, güvenlik tehditleri ve yolların kapatılmasından ötürü yardım ajanslarının ihtiyaç sahiplerine ulaşmasının neredeyse imkansız olduğu kaydedildi.

Açıklamada, ülke genelinde 18 milyon insanın şiddetli açlık tehdidiyle karşı karşıya kaldığı bildirildi.

WFP Sudan Temsilcisi Eddie Rowe, hayat kurtaran yardımların en çok ihtiyaç duyanlara ulaşmadığını ve açlıktan ölüm haberleri almaya başladıklarını duyurdu. (İLKHA)

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *


Hakkımızda

Hayat çok uzun gibi gözükse de, uzun değil kısadır. Yaşam tecrübelerle olgunlaşır. Ülkemizin milli ve manevi değerlerine sahip çıkmak görevimiz olmalıdır. Ulusal milli birliğimize sahip çıkmalıyız. Bir toplumda dil, din, milli ve manevi değerler kaybolursa, o toplum dağılmaya ve yıkılıp yok olmaya mahkûm olur.


İLETİŞİM

BİZİ İSTEDİĞİNİZ ZAMAN ARAYIN